Kandil Niyazı
Edebiyat coşkun duyguların tefekkürüdür. Edebiyatımızda Alkış (Dua), Kargış (Beddua),
Mesnevi, Natı Niyaz... gibi türler de vardır... Bunu pekçok düşünür ve yazar dile getirmiştir; Yunus, Mevlana, H.Bektaş Veli gibi... Bizler de eserlerimiz arasında bunlara yer vermeye çalışıyoruz...
İnsan beden ve ruhtan ibaret bir varlıktır. Beden nasıl ki maddeden besleniyorsa, ruh da manevi hazdan beslenir.
Bizler İslam inancına mensup samimi Müslümanlarız. Dünyalık işlerimizi savsaklamadan, dürüst, adil, çalışkan ve erdemle yaparken; diğer taraftan da manevi inancımızı da ihmal etmeden abartı, riya ve gösterişten uzak ve dahi kaliteli, edebi, bir duruş sergilemeye çalışırız. Güzel örnek olmak da böyle bir şey olsa gerek...
Tıpkı, Yılbaşı, Bayram, Doğum-Ölüm günleri gibi, Ramazan ve Kandiller de bizler için özel ve güzel günlerdir...
Coşkuyla, hazla, ölçülü ve adabınca
kutlarız...
Bu kutlamalrın başında da dualar gelir. Dua insana iç huzur ve gönül rahatlığı verir. Duanın da üst peredesi vardır...
İşte bu dualardan birini aşağıda Kandil Niyazı olarak kaleme aldık:
Ey Allah'ım! Huzurunda el açıp bu mübarek gecede sana en içten samimi duygularımızla niyaz ediyoruz;
Yâ Rabbi! Bu gece, bizlerin bir senelik muhasebesinin görüleceği gecedir;
Sen bizi bu gecenin bereketinden nasiplendir, hayır ömürler ihsan eyle…
Yâ Rabbi! Çok dehşetli bir asırda yaşıyoruz! Sanki Ahir zamandayız!..
Hz. Peygamberin "Çok dehşetli çağ" diye uyradığı ve Sahabe-i Kiramın istiâze ettiği, korktuğu, çekindiği, titrediği belki de bu asır;
bizleri bu bu zamanda imanını muhafazaya çalışanlardan eyle…
Yâ Rabbi! Bu gece mahlukatın ömürlerini tayin edeceğin gecedir;
Ömrümüzü hayırlı kılarak dertlilerimize deva, hastalarımıza şifalar ihsan eyle ve din-i Mübin üzerine geçirmemizi nasip eyle!
Yâ Rabbi! Bu gece rızkımızın da talimatını vereceksin;
Bizlere helâl rızıklar nasip eyle! Haramın her türlüsünden bizi uzak eyle! Rızkımızı genişlettir, işlerimizde muvaffakiyetler nasip eyle. Bizleri, dünyasını ahiretine tercih edenlerden eyleme!
Yâ Rabbi! Bizim cüz’î irademizle başbaşa bırakma;
Sınır koymadığın şu üç duygumuz; kuvve-i şeheviye, kuvve-i akliye ve kuvve-i gadabiyemizi ölçüsüz bırakma, onları Peygamber’in Sünnet-i Seniyyesini takip ederek kullanmayı nasip eyle!
Bizleri, her türlü fitne ve fesattan, dünyevî ve uhrevî musîbetten, korkulardan, afâtlardan muhafaza eyle!
Yâ Rabbi! Affedicisin, affı seversin, bizleri affeyle! Her türlü kazadan, beladan, korkudan, musibetten, şerden, nazardan ve hastalıklardan koru...
Yâ Rabbi! Biz istemesini bilmeyiz sen ne istediğimizi bilirsin, hakkımızda hayırlı olanları nasip eyle, hayırsız olanları da hayra çevir...
Yâ Rabbi! Bizleri gönül aynasını silen, mahşerde beraat edip yüzü gülen kullarından eyle...
Yâ Rabbi! Bu gecenin yüzü suyu hürmetine bizleri sevindirip beratımızı ver! (Amin) Zemheri yazarmehmetballi@gmail.com
Not:bu yazı izinsiz yayımlanamaz...
Diğer Edebice yazıları okumak için tıklayınız...
|