Sanal toplantılar, sanal oyunlar, paralel evren, dijital ortam, kurgusal dünya… Face, Twetter, İnstegram’a fora! Sanal gerçekliğin içine doğru çekileceğiniz günler hazır olun! Sosyal medyadan da öte bir şey bu! Küresel elit gücün bir ayağı olan sosyal medya baronları şimdi de bu paralelde ürettikleri yeni içeriklerle size daha da gerçekçi sanal bir dünyanın içine çekecekler!.. Yani hakikatin suretiyle maruz kalması.
Meta-universe ifadesinin kısaltılmışı olarak kullanılan Metaverse, gerçek ve sanal dünyanın bilim kurgu ile birleştiği bir ‘dijital dünya’ olarak tanımlanıyor.
Metaverse, Yeni nesil internet demek.
Böyle bir ‘dünyada’ insanlar farklı elektronik aletlere geçiş yapabiliyor ve sanal ortamda iletişim kurabiliyor. Bu durumda bir bilgisayara bağlanmanıza gerek kalmıyor.
Bu yeni nesil internette bir takım donanımlar edinmeniz gerekiyor; özel üretilmiş gözlük, elbise, eldiven vb.. Mesela Metaverse aletini gözünüze takıp kendinizi sanal âleme bırakıyorsunuz. Yani o kocaman gözlük sayesinde kendiniz üç boyutlu sanal bir dünyanın içinde bularak, izlediğiniz o filmin veya oyunun bir parçası gibi hareket etmenizi sağlıyor.
Küresel elitlerin her zaman yaptığı gibi, Metaverse’nin önce filmini izlettiler şimdi gerçek oldu!
Metaverse’in temeli, yazar Neal Stephenson’un 1992 yılında yazdığı Snow Cash kitabına dayanıyor.
Stephenson kitabında fizik, artırılmış gerçeklik ile sanal gerçekliğin bir internet ortamında paylaşıldığı teorisini işliyor. Yani tıpkı biz yazarların bir olayı dimağımızdan kurgulayıp gerçekçi bir şekilde okuyucuya sunmamız gibi…
Bu alana yatırım yapanlardan biri olan Facebook’un sahibi Zuckerberg’e göre, “Metaverse yaratıcı, sosyal ve ekonomik fırsatlara ulaşmayı mümkün hale getirme potansiyeli taşıyor,” diye tanımlıyor. Yine Zuckerberg, yeni oluşturacağı kolektif sanal paylaşım alanı olarak adlandırılan ‘Metaverse’ bünyesinde önümüzdeki 5 yıl içinde Avrupa Birliği ülkelerinde 10 bin kişiyi istihdam edeceğini açıkladı.
Modern dünyanın teknolojisi gittikçe insanın aklını zorlayan icatlar ortaya koyuyor. Çağımız Dijitalizmin pençesinde. İşte her şey yazılımdan ibaret ve sürekli bu yazılımlar geliştiriliyor. İnsan nüfusunun artması, ihtiyaçların artması, arzularının artması dolaylı olarak yeni para kazanma stratejilerini de geliştiriyor. Yeryüzünde ayak basılmadık yer kalmadı, şimdi uzaya saldırıyor insanlar. Gerçek alemde tat almadığı bir şey kalmadı, sanal aleme saldırıyor insanlar…
Metaverse teknolojisi denemeleri ilk olarak üç boyutlu sanal oyunların icadıyla başladı. Şimdilerde bir çok oyun şirketi Metaverse dünyasını kısmen uygulamaya geçmiş durumda. En çok rağbet gören Roblox bunlardan biri…
Hologramlar, sanal konserler, sanal resimler, sanal oyunlar, sanal paralar; sanal sanat eserleri, sanal arsa, ev, araba gibi daha birçok şey sanal ticaret olarak sanal evrenden işlem görecek artık, hem de adınıza tescilli olarak alınıp satılabilecek.
Basından duymuşsunuzdur şu günlerde internet üzerinden açılan Metaverse sanal emlakçılık işleri hız kazandı. Dünya haritasını sanal alemde parsel parsel bölmüşler 300-500 dolarlara insanlara satıyorlar. Birçok insan buna hayretle bakakalsa da, satan çatır çatır satıyor, alan da o kadar paraları gözünü kırpmadan veriyor; “Zamanında dedem böyle yerden arsa almamış, bari ben torunlarıma alıp bırakayım…” diye erken davranmak istiyor zannımca… İstanbul’un boğaz kıyılarında sanal parsel kalmamış satılmadık!..
Mesela kripto para da bunlardan biri. Bu sanal para, şimdi ki gençleri oturduğu yerden para kazanmaya doğru itiyor! Kumar oynar gibi…
Hız ve haz tutkusu insanoğlunu farklı yöne doğru eviriyor sanki. İnternetin icadıyla paralel bir dünya ortaya çıktı. Onu Sosyal Medya takip etti. Sosyal Medya bir taraftan insanları reel gerçek sosyal hayattan koparken, diğer taraftan bu yalnızlaşmaya giden hastalığının yine sosyal medya ile sanal arkadaşlıklarla ve sanal gezintilerle iyileşmesini sağladı…
Eski teoriler çöktü, günümüzde insan ihtiyaçlarına göre değil arzularına göre hareket ediyor artık… 1+1=3 ediyor artık, öteki devreye girdi…
Paralel evrene doğru geçişler hızlanacak. Yalnız şuna dikkat edilmelidir; Gerçek reeldir, elle tutulur, yaşamın ta kendisidir. Gerçekçilik ise hayaldir, hikayedir, kurgudur, tamamen sanaldır…
Gerçek ile gerçekçilik arasındaki farkı anlayamayanlar çöküşe de hazır olsunlar! Çünkü paralel evren/alemde yüzenler, sanal arsa, ofis, apara alanlar bir gün bu sisten çökerse ellerinde ne bir belge ne para kalacaktır! Her şey sanal âlemde uçup gidecektir…
Son söz;
Hayatımız sürekli yenilenen dijital dünyalara doğru everiliyor! Teknolojinin imkânlarından faydalanmak iyi bir şeydir ancak kötü niyetli insanların elinde olunca iş değişiyor maalesef. Sanal kumar oyunları, intihara sürükleyen sanal oyunlar gibi… Baş döndürücü dijital çağa biz ayak uydurabilir miyiz emin değilim, ancak gelecek nesilleri sanal ortamın dipsiz kuyusuna çeken bir dünya bekliyor olsa gerek… Asıl hedef kim, çocuklarımız mı!.. yazarmehmetballi@gmail.com
Mehmet BALLI/Yazar Araştırmacı
Not: Bu bilgiler izinsiz veya kaynaksız kullanılamaz.