36- Rabbinden bir karşılık olmak üzere yeterli bir bağış(tır bu) .(22)
37- Göklerin, yerin ve ikisi arasında bulunanların Rabbi Rahman olan (Allah) ; ona hitap etmeye güç yetiremezler.(23)
38- Ruh(24) ve meleklerin saflar halinde duracakları gün; Rahman'ın kendilerine izin verdikleri dışında olanlar, konuşmazlar. (Konuşacak olan da,) Doğruyu söyleyecektir.(25)
39- İşte bu, hak olan gündür. Şu halde dileyen Rabbine bir dönüş-yolu edinsin.
40- Gerçekten biz sizi yakın bir azab ile uyarıp-korkuttuk.(26) Kişinin kendi ellerinin önceden takdim ettiklerine bakacağı gün, kâfir olan da; "Ah, keşke ben bir toprak oluverseydim" diyecek.(27)
AÇIKLAMA
22. Elde edecekleri mükâfattan ayrı olarak kendilerine başka nimetler de verilecektir. Yani onlara amellerinin karşılığından daha fazlası sunulacaktır. Cehennem ehli için ise, ancak işledikleri suçun karşılığı, ceza olarak verilecektir. Bu karşılık eksik veya fazla olmayacaktır. Bu mesele Kur'an'ın bir çok yerinde açıklanmıştır. Bkz. Yunus-26-27, Neml-89-90, Kassas-84, Sebe-33-38, Mü'min-40
23. Mahşerde kimse dehşetten dolayı ağzını açmaya cesaret edemeyecek ve Allah'ın (c.c.) adaletine müdahalede bulunulamayacaktır.
24. Müfessirlerin çoğuna göre burada "ruh" ile, Cibril-i Emin kastedilmektedir. Allah'ın (c.c.) yanında O'nun diğer meleklerden daha yüksek bir mevkiye sahip olması, adının ayrı zikredilmesine neden olmuştur. Bkz. Mearic. an: 3
25. "Konuşmak" kelimesi ile şefaat kastedilmektedir. Şefaat için ise iki şart vardır. Birincisi Allah (c.c.) kime kim için şefaat izni verirse, sadece o konuşacaktır. İkincisi şefaat eden kimse, doğru ve gerçek şeyler söyleyecektir. Ayrıca şefaat edilecek kimse hayatta iken, inanç sahibi olmalı, kâfir ve âsi olmamalıdır.
26. Şimdi bazı kimseler "yakın bir azab" ayetinin 1400 yıl önce nâzil olduğunu ve bundan sonra da daha ne kadar geçeceği bilinmezken, bu ayeti nasıl anlayacaklarını sorabilirler. Böyle bir soruyu şu şekilde cevaplayabiliriz. İnsan ölümünden sonra ruh halinde yaşar ve orada zamanın bir anlamı yoktur. Kıyamet günü kaldırıldığı zaman kendisini uykudan kalkmış gibi hissedeceği için, binlerce yıl geçmiş olsa da, bunu anlamayacaktır. Daha fazla bilgi için bkz. Nahl. an: 26, İsrâ. an: 56, Taha. an: 80, Yâsin. an: 48
27. Ah! Keşke dünyaya hiç gelmemiş olsaydım veya toz olsaydım da yeniden kaldırılmasaydım.
NEBE' SURESİNİN SONU