51- Sûr'a üfürülmüştür; böylece onlar kabirlerinden (diriltilip) Rablerine doğru (dalgalar halinde) süzülüp-giderler.(47)
52- Demişlerdir ki: "Eyvahlar bize, uykuya-bırakıldığımız yerden bizi kim diriltip-kaldırdı?(48) Bu, (öyle oluyor ki) Rahman (olan Allah) ın va'dettiğidir, (demek ki) gönderilen (peygamber) ler de doğru söylemiş."(49)
53- O, yalnızca bir tek çığlıktan başkası değildir; artık onların hepsi toplanmış olarak huzurumuza getirilmişlerdir.
54- İşte bugün, hiç kimseye(50) (hiç) bir şeyle zulmedilmez ve siz de yapmakta olduklarınızdan başkasıyla karşılık görmezsiniz.
55- Gerçek şu ki, bugün cennet halkı, 'sevinç ve mutluluk dolu' bir meşguliyet içindedirler.(51)
56- Kendileri ve eşleri, gölgeliklerde, tahtlar üzerinde yaslanmışlardır.
57- Orada taptaze-meyveler onların ve istek duymakta oldukları her şey onlarındır.
58- Çok esirgeyen Rabb'dan onlara bir de sözlü "Selam" (vardır) .
AÇIKLAMA
47. "Sur" hakkında açıklama için bkz. Taha an: 78. Birinci Sur ile ikinci Sur arasında ne kadar bir süre olacağı hakkında bir bilgiye sahip değiliz. Bu zaman süresi yüzlerce veya binlerce yıl olabilir. Ebu Hureyre Rasûlullah'dan (s.a.) şöyle bir hadis rivayet etmiştir. "İsrafil Sur'a ağzını dayamış ve emir beklemektedir. Sur'a üç defa üflenecektir. 1) Nefhet'ul-Feza: Tüm dünya donup kalacaktır. 2) Nefhet'ul-Saika: Herşey helak olacaktır. Böylece hiçbir tümsek kalmayacak, yeryüzü dümdüz hale gelecek ve Samed olan Allah'dan başka herşey yok olacaktır. 3) Nefhet'ul-Kıyam'ur Rabb'ul Alemin: Allah "Kalkın" diye mahlukatına nida edecektir ve herkes ayağa kalkacaktır." Bu husus Kur'an'ın çeşitli yerlerinde teyid edilmiştir. Örneğin bkz. İbrahim an: 56-57, Taha an: 82-83
48. Yani, o an idrakten yoksun bir halde uyuduklarını sanacaklar ve birden korkunç bir hadiseden ötürü uykudan sıçrar gibi, kaçmaya başlayacaklardır. Daha fazla bilgi için bkz. Taha an: 78, İbrahim an:18
49. Burada bu cevabı kimin verdiği açıklanmamıştır. Biraz vakit geçtikten sonra gerçeği anlayarak, kendi kendilerine "Vah halimize. Bu, o Rasûl'ün bize haber verdiği şeydir. Oysa biz onu yalanlamıştık" demeleri mümkündür. Yine iman ehlinin, "Hayır uykudan uyanmadınız. Bu ölümden sonraki hayattır" şeklindeki konuşmalarına karşılık verilmiş bir cevap olması da mümkündür.. Ayrıca böyle bir cevabı, kıyamet sahneleri veya melekler de vermiş olabilir.
50. Kıyamet günü Allah Teâlâ, müşriklere, fasıklara ve mücrimlere huzuruna getirildiklerinde hitab edecektir.
51. Bu ifadeden gerçek iman sahiplerinin mahşer meydanında bekletilmeyecekleri anlaşılmaktadır. Onlar hesaba hiç çekilmeden veya kolay bir yargılamadan sonra cennete sevkedileceklerdir. Çünkü onların sicili temizdir ve bu yüzden mahkeme anında bekletilerek eziyete uğratılmayacaklardır. Böylece Allah mahşer meydanında sorguya çektiği mücrimlere bu insanları göstererek, "Bu salih insanlar ile, "bunlar ahmaktır" diye dünyada alay ediyordunuz. Ancak asıl akıl sahibi bunlardır. Çünkü cennete kavuştular, sizler kendinizi akıllı sanıyordunuz. Oysa şimdi işlediğiniz suçlardan ötürü hesap vermektesiniz" diyecektir.