Gönül olmayan yerde muhabbet olmazmış, gönlünüze bereket…
Eleştiri yapıc?mutluluk hoşnutluğudur. Bir eleştiri ile başlayalım güzel yazımıza; Biri bir dergi çıkartıyor, daha ilk sayısında ortalığ?ayağa kaldırıyor, hani bir yumurta yumurtlayıp dokuz köyü…
Efendiler Edebiyat ciddi iştir, arkanıza tanındık isimleri alarak rüzgar yaparsanız bir yere kadar! Sonra savrulur ve dergiler çöplü?uuml;nde bulursunuz kendinizi!.. Yine de popülerliğinize sayg?ile…
Peki biz ne yapıyoruz; geçmişin geleneksel değerleri -Yunus’un dili- ile, günümüzün modern öğelerini birleştirerek, -dergimizde yer verdiğimiz genç dimağlarla- geleceğe birlikte yürümeyi misyon edindik. Evet, adımlarımız?bugün küçük gibi gözükebilir, lakin hedefi büyük olanların zirveye ulaşmas?ağır ve derinden olur.
Halk Edebiyat?Dergisi 21.sayısına ulaşt?farkında mısınız! Daha nice sayılara bereketle, inşallah…
İşte bizler; hiçbir cemaat, cemiyet, siyaset, şirket, rantç?vs. yi arkamıza almadan temiz gayretlerimizle yürüdü?uuml;müz bu kutlu yolda halk?edebiyatla buluşturmaya devam ediyoruz.
İlkini, Orhan Kemal İl Halk Kütüphanesi'nde, İkincisini Birlik Vakfın'da ve Üçüncüsünü Türkiye Yazarlar Birliği Sultanahmet'te gerçekleştirdiğimiz; Halk Edebiyat?Dergisi Söyleşilerinin devam?olan ve yine iki hafta önce, Hikâyeci Faruk Yılmazer’in konut olduğu Abbara Kahve Söyleşileri devam ediyor.
Üsküdar Meydanına yakın mesafede nezih bir mekân olan Abbara Kahve’de, artık her 15 günde bir bu söyleşilerimiz devam edecek. Bu haftaki söyleşi konuğu Tarihi Roman üzerine çalışan bendeniz idim. Moderatörlü?uuml;mü Halk Edebiyat?Dergisi emektarlarından olan Zeynep Özsar?rsquo;nın üstlendiği Söyleşinin konusu “Tarihi Roman” idi.
Saat:19.00 da başlayan programa katılım yoğun idi. Moderatör Zeynep Özsar?rsquo;nın, konuklar?selamlamanın ardından, “Halk Edebiyatta Birleşecek misyonu ile yola çıkan Halk Edebiyat?Dergisi, edebiyatın iyi konu ve konuklar?ile halk?buluşturmaya devam ediyor” sözleri ile başlattığ?programda, bendeniz -Yazar Mehmet Ball? kısa özgeçmişini takdim ettikten sonra “Tarihi roman üzerine çalışıyorsunuz, tarihi roman nedir, onu diğerlerinden ayıran özellikler nelerdir? Diye ilk sorusunu sordu.
Bendeniz bu soruya, “Roman, büyük bir edebiyat kanalıdır aşkın sesini yansıtabilmek ve barışın dilini kullanabilmek adına. ütRoman, olmu?ya da olabilir nitelikteki olaylar?ve konular?ele alan edebî türdür. Roman da kendi arasında Fantastik Roman, Polisiye Roman, Tarihi Roman gibi türlere ayrılır. İşte konusunu tarih ve tarihi olaylardan alan ve anakronik sapma olmadan anlatan türe Tarihi Roman diyoruz. Roman Edebiyatın omurgasıdır. Edebiyatın en zoru ama en önemli eseri romandır. Roman Nesrin en tehlikeli vasıtasıdır. Çünkü tekniğinde yazılmazsa ya ‘Deneme’ olur ya da ‘Hikâye’. Tarihi Roman ise çok daha zor, ciddi ve büyük edebi eserdir. Bu yüzden yüzlerce romanc?vardır etrafınızda lakin tarihi romanc?sayıs?bir elin parmakların?geçmez! tarihi roman asri zamanların duygu hafızasıdır. Tarih ve Edebiyat bir biriyle alışveri?yapar ve diyebilir ki, tarihi roman, Tarih ile Edebiyatın izdivacından doğar. Tarihi roman yazmak için, önce yetenek, sonra işin tekniğini öğrenmek gerekir. Zaman Mekân, Dil ve Üslup kuralına dikkat etmek gerekir. Birde araştırma yapmak! Tarihçiler tarihin fotoğrafın?çeker, tarihi romancılar ise o fotoğrafa bakarak resmederler.” Diye başladığım söyleşiye, tarihi roman yazmanın inceliklerini anlatıp akılda kalıc?örnekler verdim.
Moderatör Zeynep Özsar?rsquo;nın sorduğu; “Tarihi roman niçin önemli? Tarihi roman yazmak isteyenlere ne gibi tavsiyeleriniz olabilir? Engere tarihi romanınız?okudum ilginç bir hikâyesi var, anlatabilir misiniz? Gibi sorularına içtenlikle cevap verdikten sonra, Soru-Cevap bölümüne geçildi ve dinleyicilerin tarihi roman üzerine merak ettikleri soruların?terlemeden cevapladım.
Programın ikinci bölümünde, başta Halk Edebiyat?Dergisi yazarlar?ve okurlar?olmak üzere, dinleyiciler şiirlerini coşku ile okudular. Dergimiz Gen.Yay.Yön. Şenol Tomba? kısa bir konuşma ile dinleyicileri selamladıktan sonra kendine ait şirini okudu. Dergimiz Yaz. İşl. Müd. Filiz Çırpıc?Han şiir kitabından bir şiir okudu. Yine Dergimiz şairlerinden İbrahim Özgün her zamanki o güzel üslubu ile okuduğu iki farkl?şiiri ile bizleri mest etti. Selamet Dargın, Gülşen Gencer, Numan Dargın, Şair Şenel … şiirlerine adeta ruhların?da katarak okudular.
Programımıza iştirak eden, M.Emin Avana? Mustafa Aydın, Zeynep Tomba? Faruk Yılmazer gibi önemli isimlerle sıcak sohbetler ettik.
Programın üçüncü bölümünde ise Recep Türkoğlu kemençesi ile kulaklarımızın pasın?sildi. Dinleyicilerin de eşlik ettiği birbirinden güzel yöresel türkülerle program sona erdi. Gecenin sürprizi ise, Kemençeci Recep Türksoy’un elini öperek herkesi duygulandırma anımızd? Zira insanın gözleri hiç değişmezmi?ya, sesinden ve görüntüsünden tanıdığımız, Kemençeci Recep Bey, Hikayeci Faruk Yılmazer ve benim 20 sene önceki Biyoloji öğretmenimizden başkas?değildi…
Bu tarihi roman söyleşimizde, başta cancağızım ve oğulcuğum olmak üzere; Halk Edebiyat?Dergisi ekibimiz ve okuyucular?ile misafirlerimize, kıymetli zamanlarından vakit ayırarak bizleri onurlandırdıklar?için, her birine ayr?ayr?teşekkür ediyorum. İyiki varsınız…
