Anadoluya ilk defâ, Mugla vilâyetinin Fethiye
      kazâsinda Dalamanda bir çiftlik kuran Misir Hidivi Abbas Hilmi Pasa tarafindan,
      süs agaci olarak sokulmustur. Diger taraftan Mersin-Adana demiryolu ugragindaki
      istasyonlarda 1886 yilinda Fransizlar tarafindan istasyon agaci olarak kullanilmistir.
      1830a dogru Avustralyadan Italyaya getirilen çesitli cins
      ökaliptüslerin kis olmasi dolayisiyla çogunlugu kurudugundan bu agacin yumusak iklimde
      yasamadigi kanaatine varildi. 1852de Cezayirde tekrar denendi. Daha sonra da
      Kuzey Afrika ve Güney Avrupada denenerek sicak mintikalarda yetisecegi
      anlasilmistir. 1893te, Osmanli Devleti idâresinde bulunan Suriyede M.H.
      Morel, Beyruttaki mâlikânesinde çok miktarda ökaliptus yetistirmis ve bu
      mâlikânesine Lâtince olarak Villâ Eucalypta (Ökaliptüs Köskü) adini
      vermistir. Çok miktarda ökaliptus bugün Afrika, Avrupa, Asya sicak iklimlerinde
      yetistirilerek, iktisâdî, sihhî maksatlarla dünyânin her kitasinda üretilmekte ve
      gün geçtikçe de ragbet bulmaktadir. Ökaliptus agaçlari, çok yüksek olan
      kâbiliyeti, fazla miktarda toprak suyunu alip havaya vermesi sâyesinde bataklik yerlerin
      kurutulmasinda insanliga olan hizmetlerinin taninmasini müteakip, yalniz
      Avustralyada olan gelisme alani kisa bir zamanda çok genislemistir. Bir ökaliptus
      agacinin yilda ortalama 250 ton suyu alip havaya verdigi tecrübelerle anlasilmistir.
      1938den beri, yurdumuzun güney batakliklarinda da yetistirilmesine büyük önem
      verildi ve kisa zamanda çok ümit verici neticeler alindi. Tarsusun Karabucak
      batakliginin kurutulmasiyla bölgede, sitma hastaliginin yayilmasinda önemli rol oynayan
      sivrisinegin nesli kesildi.
      Çesitleri: Yüzden fazla çesidi olmakla birlikte,
      taninmis ve önemli çesitlerinden bâzilari sunlardir:
      1. Eucalyptus alpina
      2. Eucalyptus amplifolia
      3. Eucalyptus amgydalina
      4. Eucalyptus andreana
      5. Eucalyptus calophylla
      6. Eucalyptus citriodora
      7. Eucalyptus cocciféra
      8. Eucalyptus cordata
      9. Eucalyptus cornuta
      10. Eucalyptus cosmophylla
      11. Eucalyptus diversicolor (Collossea)
      12. Eucalyptus globulus
      13. Eucalyptus gomphocephala
      14. Eucalyptus leucoxilon
      15. Eucalyptus robusta
      16. Eucalyptus rostrata
      17. Eucalyptus viminali
      18. Eucalyptus longifolia.
      Dünyânin birçok yerinde, bilhassa Brezilyada, Kuzey Afrika
      veGüney Avrupada, Dogu ve Bati Asyada bir zaman sitma saçarak insanlari
      ölüme sürükleyen korkunç batakliklar, bugün ökaliptus agacinin gölgesinde saglik
      ve varlik kaynagi olmustur. Ökaliptuslar, batakligi kurutarak etrafini da tarima
      elverisli hâle getirmektedir. Ökaliptus ormanlari, hava tesirlerini yumusatarak büyük
      rüzgârlara mâni olurlar, bitkilere zararli olan toz ve dumanlari tutarlar, firtina ve
      dolu zararlarini kismen önlerler. Üç yasindan büyük olan ormanlardaki çayir ve ot
      miktari da büyük ölçüde oldugundan, hayvanlarda verimi arttirmaktadir. Ayrica
      aricilikta da büyük faydalari görülmüstür. Ilk yillarda, aralarina misir ekilerek
      degerlendirilebilir. Yurdun güneyinde kurulan ökaliptus ormanlarindan, büyük ölçüde
      yakacak temin edilmektedir.
      Kullanildigi yerler: Tâze yapraklarinin su buhari
      ile distillenmesi sûretiyle elde edilen ökaliptus, muhtelif cila, kafuru, çam sakizi ve
      zamk, yine bir nevi vernik olan kokulu reçine îmâlinde kullanilmaktadir. Halk
      hekimliginde, özellikle solunum
      yolu hastaliklarinda tercih edilir. Öksürügü keser, bogaz ve
      burun iltihaplarini giderir. Idrar yollarini temizler. Hâricen deri üzerine sürülmek
      sûretiyle antiseptik olarak da kullanilir. Ökaliptus yapraklari dogrudan dogruya
      kaynatilarak kullanildigi gibi, yaginin tipta da pekçok faydalari vardir. Ilâç olarak
      veya kaynatma ile bugu, koku hâlinde de kullanilir. Yapraklar nefes darligi, kabiz,
      balgam söktürücü olarak, hasere sokmalarina, her nevî ateslenmeye, nezle, nevralji,
      bronsit, romatizma, seker, üremi gibi hastaliklarda, yag veya eksitilerek sirke, toz
      sabun, pudra ve mâcun seklinde kullanilir. Ayrica ökaliptus kabuklarindan, kino
      reçinesi adi verilen ve içinde bol miktarda tanen bulunan bir madde, kuru damitim
      yoluyla elde edilmektedir. Yine ökaliptus odununun kuru damitimiyla elde edilen diger
      ürünler; 100 kilo odundan; 25-27 kilo kömür, 7 kilo asit asetik, 2 kilo alkol metilen,
      3 kilo katran elde edilebilir.