Şahsa
Ait Görevler
İnsanların kendi nefislerine karşı da birtakım görevleri
vardır. Bu görevlerin bir kısmı bedenlerine, bir kısmı
da ruhlarına aittir. Başlıcaları şunlardır:
1) Beden terbiyesi: Öyle ki, her insan için temiz ve pâk olmak,
güçlü bir bedene sahib olmak gereklidir. Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
"Kuvvetli olan mümin, zayıf olan bir müminden hayırlıdır."
2) Sağlığı koruma: Sağlık
büyük bir nimettir. Onun için sağlığa zararlı şeylerden
kaçınmak ve gereğinde tedâviye önem vermek gerekir. Bir hadis-i
şerife göre: "Ölümden başka her hastalığın
bir devası vardır." Yeter ki, ilâç bulunsun...
3) Zararlı riyazetlerden kaçınmak: İslâmda
Ruhbaniyet (toplumdan ayrılıp yalnız başına ibadetle uğraşmak)
yoktur. Geceli gündüzlü aç durmak, helal şeylerden büsbütün nefsini
kesmek caiz değildir.
Dinimizin emrettiği ibadet ve riyazetler orta bir halde olup hayatın
mutluluğuna pek ziyade elverişlidir. Bunlara aykırı olarak
yapılan riyazetler hayatı ters yönden etkileyip gevşeklik
getireceği için caiz olmaz. Bir hadis-i şerifte buyurulmuştur:
"Nefsin, senin bineğindir, artık ona yumuşak davran."
4) Vücudu yıpratacak şeylerden sakınmak: İslâmda
içki haramdır. Herhangi bir organı kesin bir gerek bulunmaksızın
kesmek haramdır. İntihar denilen cinayet haramdır. Çünkü
bunları yapmak, Yüce Allah'ın insanlara ikram ettiği hayata
suikasd demektir. Onun için bu gibi haram şeylerden kaçınmak şahısla
ilgili bir görevdir. Aksi halde insan birçok pişmanlıklardan ve
azablardan kurtulamaz.
5) İradeyi kuvvetlendirmek: İnsan, sağlam bir irade
sahibi olmalıdır. Yararlı şeyleri öğrenip yapmalı,
yararsız şeyleri de, sırf şunu bunu taklid hevesi ile
yapmamalıdır. İnsan bir inanca ve bir huya sahib olmalıdır.
Hakkı kabul etmeli, haksız ve zararlı olan bir şeyi de,
herhangi bir düşünce ile öne sürüp kıymetlendirmeğe çalışmamalıdır.
Böyle bir hafiflik insana yakışmaz.
6) Aklı ve zihni ilim, irfan nurları ile aydınlatmak,
kalbde yararlı ve yüksek duyguları uyandırmak, İslâmda
ilim ve marifet kazanmak pek önemli bir görevdir. İnsan akıllıca
yaşamalı ve daima gerçek arkasından koşmalıdır.
Yanlış fikirlerden, aldatıcı, sözlerden, yaldızlı
muhakemelerden, zararlı törelerden, batıl inançlardan, hasis
duygulardan kaçınmalıdır. Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
"İnsanın dayanacağı şey aklıdır.
Aklı olmayanın
dini de yoktur."