59- Sizden olan çocuklar, erginlik çağına erdikleri zaman,(91) kendilerinden öncekilerin izin istediği gibi, bundan böyle izin istesinler. İşte Allah, ayetlerini size böyle açıklamaktadır. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
60- Kadınlardan evliliği ummayıp da oturmakta olanlar,(92) süslerini açığa vurmaksızın(93) (dış) elbiselerini çıkarmalarında(94) kendileri için bir sakınca yoktur. Yine de iffetli davranmaları kendileri için daha hayırlıdır. Allah, işitendir, bilendir.

AÇIKLAMA

91. Yani, ergenlik çağına ulaştıkları zaman. Yukarıda an: 87'de açıklandığı gibi ergenlik işareti erkek çocuklar için ihtilam, kız çocukları için aybaşı kanı görmeleridir. Bununla birlikte, belli bir zaman geçmiş olmasına rağmen şu veya bu nedenle bu fizikî işaretleri göstermeyen kız ve erkek çocuklarında ergenliğin başlaması konusunda fakihler arasında görüş ayrılığı vardır. İmam Şafiî, İmam Ebu Yusuf, İmam Muhammed ve İmam Ahmed'e göre, 15 yaşındaki bir kız ve erkek çocuğu ergenlik çağına ulaşmış sayılır, İmam Ebu Hanife'nin bir kavli de böyledir. Fakat, İmam Ebu Hanife'nin meşhur görüşü böyle durumlarda ergenlik yaşının kızlar için 17, erkekler için 18 olduğudur. Bu görüşlerden her ikisi de ictihad sonucu olup, Kur'an ve Sünnet'te herhangi bir hükme dayanmamaktadır. Dolayısıyla, anormal durumlarda dünyanın her tarafında ergenliğin başlangıcı olarak 15 veya 18 yaş sınırlarını kabul etmek gerekli değildir.
Farklı ülkelerde ve çağlarda fizikî gelişme şartları da farklı olur. Belli bir ülkede rüşd yaşı normal durumlarda genel geçer standartlarla tesbit edilebilir. Anormal durumlarda ise rüşd yaşını tesbit etmek için yaşlar arasındaki fark ortalaması üst yaş sınırına eklenir. Sözgelimi, eğer bir ülkede ihtilam ve hayız için asgari ve azami yaşlar 12 ve 15 olsa, anormal durumlarda ergenlik çağı başlangıcını tesbit etmek için yıllık fark ortalaması azami sınır olan 12 ve 15'e eklenir. Aynı ilke, çeşitli ülkelerin hukuk uzmanlarınca her ülkenin özel şartları gözönüne alınarak ergenlik çağının tesbitinde kullanılabilir.
İbn Ömer'den rüşd çağı için 15 yaşı destekleyen bir rivayet gelmektedir. Şöyle der İbn Ömer: "Uhud Savaşı'na katılmak için Hz. Peygamber'in (s.a) iznini isteyip de, Onun izni vermekten çekindiğinde 14 yaşındaydım. Sonra, Hendek Savaşı'nda 15 yaşındayken yeniden müsaade istedim, bu defa katılmama izin verdi." (Kütübü Sitte, Müsned-i Ahmed) . Fakat, bu rivayet şu iki nedenle delil olmaktan uzaktır:
a) Uhud Savaşı H. 3'üncü yılın Şevval ayında, Hendek savaşı ise H. 5'inci yılın Şevvalinde (İbn İshak'a göre) veya H. 5'inci yılın Zilkade ayında (İbn Sa'd'a göre) meydana gelmiştir. Bu iki olay arasında iki yıl ve daha fazla bir süre vardır. Bu durumda İbn Ömer, Uhud Savaşı'nda 14 yaşında idiyse, Hendek Savaşı'nda 15 yaşında bulunmuş olamaz. Belki, 14 yaşındaydım dediğinde 13 yaşını 11 ay geçmiş, 15 yaşındayım dediğinde de 15 yaşını 11 ay geçmişti.
b. Savaş için yetişkin sayılmakla, sosyal işler için yetişkin sayılmak arasında büyük fark vardır. Her ikisinin aynı olması gerekli değildir. Dolayısıyla, anormal bir erkek çocuğu için 15 yaş tesbitinin Kur'an veya Sünnet'ten bir delile değil, kıyas ve ictihada dayandığı görüşü doğrudur.
92. "Oturan kadınlar": Artık çocuk duğuramayacak yaşa gelmiş, cinsel arzu duymayan ve erkeklerin şehvetini uyandırmayan kadınlar.
93. "" gösterme, sergileme demektir. Kadınlarla ilgili olarak kullanıldığında yabancı erkeklerin önünde güzellik ve süsü sergileme anlamına gelir. Dış elbiseleri bırakma izni, artık daha fazla süslenmeye ilgi duymayan ve cinsel arzudan kesilmiş yaşlı kadınlar içindir. Fakat, hâlâ kalblerinde gizli bir arzu ve görünme hevesi taşıyorlarsa, o zaman da bu izinden yararlanamazlar.
94. "Elbiselerini bırakmalarında": Bu, üzerindekileri çıkarıp, çıplak kalabilecekleri anlamına gelmez. Bu yüzden, tüm fakih ve müfessirler, burada, Sure-i Ahzab'da emredildiği gibi (59) , ziynetleri gizlemek için kullanılan dış elbiselerin kastedildiğinde ittifak halindedirler.