|  |  | |
| Allah'ın
        küçücük bir hayvan aracılığıyla insanlara sunduğu balın ne
        denli büyük bir besin kaynağı olduğunu biliyor musunuz?
         Bal,
        fruktoz ve glukoz gibi şekerlerin yanısıra magnezyum, potasyum,
        kalsiyum, sodyum klorür, kükürt, demir ve fosfor gibi minerallere
        sahiptir. Nektar ve polen kaynaklarının niteliklerine göre değişmekle
        birlikte, balda B1, B2, C, B6, B5 ve B3 vitaminleri bulunmaktadır. Ayrıca
        bakır, iyot, demir ve çinko da az miktarlarda bulunur. Balın içeriğinde
        bunların dışında bazı hormonlar da vardır.
         Bal,
        Kuran ayetinde vurgulandığı gibi, "insanlara şifa" olma özelliği
        taşımaktadır. 20-26 Eylül'den Çin'de yapılan Dünya Arıcılık
        Kongresi'nde bilim adamlarının bal hakkındaki yorumları da bunu doğruluyor:
        "Kongre'de,
        arı ürünleri ile tedavi konusu ağırlık kazandı. Özellikle ABD'li
        bilimadamları bal, arı sütü, polen ve arı reçinasının (propolis)
        birçok hastalığı tedavi ettiğini bildirdiler. Romanyalı bir doktor
        balı katarakt hastaları üzerinde denediğini ve 2094 hastadan
        2002'sinin (% 95) bal sayesinde tam olarak iyileştiğini açıkladı.
        Polonyalı doktorlar ise arı reçinasının hemoroid, deri
        hastalıkları, kadın hastalıkları gibi birçok hastalığa iyi geldiğini
        tespit ettiklerini bildirdiler." (Hürriyet, 19 Ekim 1993)
         Bilimde
        en ön sıraları alan ülkelerde arıcılık ve arı ürünleri artık
        başlıbaşına bir araştırma dalı durumunda. Balın diğer yararları
        ise şöyle sıralanabilir:  Kolayca
        sindirilir: İçindeki şekerlerin bir başka cins şekere (fruktozun
        glikoza) dönüşebilme özelliği sayesinde bal, yüksek miktarda asit
        içermesine rağmen en hassas mideler tarafından bile kolaylıkla
        sindirilir. Aynı zamanda bağırsakların ve böbreklerin daha iyi çalışmasına
        yardımcı olur.  Düşük
        kalorilidir: Balın bir diğer özelliği de, aynı oranda şekerle karşılaştırıldığında
        oldukça tatlı olmasına rağmen, vücuda yaklaşık % 40 oranında
        daha az kalori sağlamasıdır. Vücuda yoğun enerji vermesine rağmen,
        kilo yapmaması balı üstün nitelikli bir besin kaynağı yapmaya
        yeter.  Süratle
        kana karışır: Bal ılık suyla karıştırıldığında 7 dakika içinde
        kana karışır. İçerdiği serbest şekerlerden dolayı beynin çalışması
        kolaylaşır...  Kan
        yapımına destek olur: Bal, kan yapımı için vücudun gereksinim
        duyduğu enerjinin önemli bir bölümünü karşılar. Ayrıca kanın
        temizlenmesine de yardımcı olur. Kan dolaşımını hem düzenleyici,
        hem de kolaylaştırıcı yönde etkisi vardır. Damar sertliğine karşı
        önemli bir koruyucudur.  İçinde
        bakteri barınamaz: Balın bakteri barınmasına olanak tanımayan özelliği
        "inhibine etki" olarak adlandırılır. Yapılan deneyler
        sulandırılmış balın bakteri öldürücü özelliğinin saf bala göre
        iki kat arttığını göstermiştir. İşin ilginci, arı kolonisine
        yeni dahil olacak kurtçukların, kendilerine bakmakla görevli arılarca—sulandırılmış
        balın bu özelliğini bilirmişcesine—sulandırılmış balla
        beslenmesidir.  Arı
        Sütü: Arı sütü, kovandaki işçi arıların ürettiği bir maddedir.
        Çok besleyici olan arı sütünde şeker, protein, yağ ve birçok
        vitamin bulunur. Vücudun kuvvetsiz düştüğü durumlarda ve doku yaşlanmalarından
        ileri gelen bozukluklarda kullanılır.
         Arıların ihtiyaçlarından çok fazla ürettikleri balı, insanlar için ve insanlara uygun olarak yaptıkları açıktır. Bu inanılmaz görevi "kendi başlarına" yapamayacakları da 
 
 | ||
|  |  |